ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Mart 2016 Pazartesi

Canlı bombalar önceden yakalanabilir mi devlet ne yapıyor?

Milliyet gazetesi yazarı Serpil Çevikcan, canlı bomba saldırıları sonrası devletin aldığı güvenlik önlemlerini ve sonuçlarına ilişkin detayları bugünkü köşesinden yazdı. "Devlet ne yaptı, ne yapıyor?" başlıklı bugünkü yazasında Serpil Çevikcan, canlı bombaların gizlenmesi için terör örgütlerinin yeni yöntemler geliştirdiğini aktardı. Çevikcan'ın konuştuğu kaynaklara göre, canlı bombaların önceden yakalanmasının tek yolu ise onları yönlendiren tepe isme ulaşılması. Ancak çoğu yurt dışında olan bu isimleri bulmak kolay değil. İşte Çevikcan'ın bugünkü köşesinden aktardıkları... "Türkiye, geçtiğimiz yıllarda da canlı bomba eylemleri yaşadı.  PKK, 1990'ların ikinci yarısından itibaren bu tarz eylemler yaptı.  Keza DHKP-C'nin İstanbul ve Ankara'da pek çok canlı bomba eylemini bir çırpıda sıralayabiliriz.  Ancak bütün örgütlerin topyekün saldırıya geçtiği bir Türkiye manzarasıyla karşı karşıyayken canlı bomba eylemlerinin bir sağdan bir soldan peş peşe vurması hem toplumsal gerginliği tırmandırıyor, hem de sağduyulu değerlendirmeleri engelliyor. SALDIRILAR BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ DEĞİL Farklı örgütlerin kısa aralıklarla gerçekleştirdikleri etkisi büyük saldırılar, birbirleriyle bağlantısız değil. Türkiye'nin özellikle Suriye konusunda oyun dışına çıkartılmaya çalışıldığı, içine kapanması için PKK'sıyla, IŞID'iyle ve yeniden diriltilen taşeron örgütlerle topyekün bir saldırı konseptine hedef olduğu kesin.
Ancak bu ana gerekçe, Ankara'da art arda yaşanan ve son olarak Beyoğlu'nda gerçekleşen canlı bomba saldırısının ardından sokaktaki vatandaşın "Bunlar neden önlenemiyor, MİT ne yapıyor, devlet nerede?" sorularını sormasını engellemiyor. Peki neler yapıldı, neler yapılıyor? Dün güvenlik ve istihbarat kaynaklarıyla yaptığım görüşmelerin ardından edindiğim bazı bilgiler ışığında şunları sıralayabilirim: SINIRDAKİ ÖNLEMLER   - Türkiye, uzun bir süredir sınır güvenliğini sağlam ve eksiksiz hale getirmek için yoğun önlemler alıyor. Ancak kaynaklar, Irak sınırını kontrol edememenin 35 yıllık PKK sorununun temel nedenlerinden biri olduğuna işaret ediyor. Türkiye'nin, Suriye ve Irak'la yaklaşık 1200 km.
sınırı bulunuyor. Kaynakların verdiği bilgiye göre, sınırlardan giriş çıkışlar geçtiğimiz aylara göre çok daha zorlaştı. Kaçakçılık yolları kapatıldı, kaçakçılar artık hızlı biçimde yakalanıyor. Sınırın bir bölümüne duvar örüldü, bir bölümüne güçlü aydınlatma yapıldı, tespit edilen tüneller dolduruldu, bir kısmı patlatılarak ortadan kaldırıldı. İllegal geçişler kapatıldı. Sınır boyunca binlerce kamera sistemi kuruldu. Sınır önceki yıllara göre çok daha güvenli. 4 YPG'Lİ CANLI BOMBA - Alınan bu önlemler sayesinde 4 gün önce, canlı bomba olduğu değerlendirilen 4 YPG'li, Türkiye'ye giriş yaparken Suriye sınırında öldürüldü. Bu YPG'lilerin Kamışlı'da canlı bomba eğitimi aldığı ortaya çıBayanldı. Şubat ayında da sınırda canlı bomba yelekleri ele geçirilmişti. Çok sayıda saldırı planı, bu şekilde etkisizleştirildi. - IŞİD'in Türkiye içindeki bilinen bütün "network"ü dağıtılmış durumda. Bu ağ içerisinde lojistiği sağlayanlar, sınırdan geçişi temin edenler ve dışarıdan irtibat kurulan elemanlar tespit edildi. Halihazırda IŞİD'e katılımların yarıdan fazlası Ürdün üzerinden sağlanıyor. Kaynaklar, buna karşılık, uluslararası basında Ürdün'ün IŞİD'in geçiş yolu olduğuna dair herhangi bir haber ya da eleştiri yer almadığına dikkati çekiyor. SON EYLEMLER SURİYE'DEN YÖNLENDİRİLDİ - Canlı bomba olarak seçilen kişilerin daha zor yakalanmasının sebebi hiyerarşi içerisinde yer almamaları. Örgütler, canlı bomba eyleminde kullanılacak kişileri örgüt içindeki hiyerarşiye sokmayarak gizliyor. Bu kişilerin örgütle ilişkisi kesiliyor, telefon irtibatı kullanmıyor, kaldığı yer bulunamıyor. Çoğunlukla Türk vatandaşı olanlardan seçiliyor. Elinde sahte kimlik oluyor ya da kimlik ibrazı yapmasını gerektirmeyecek yerlere geçiyor.  Buralarda hayatlarını sürdürüp, kendilerini kaybettiriyorlar. Kaynaklara göre bunu çözmenin tek yolu, intihar timini yöneten adamı yakalayıp konuşturmak.  Ancak bu kişilerin de çoğunlukla yurtdışından yönetildiği saptanmış durumda. Ankara'daki son PKK ve Beyoğlu'ndaki son IŞİD saldırısında da bu yöntemin uygulandığına dikkat çekiliyor.  Hem PKK'nın hem IŞİD'in son saldırıları Suriye'den yönetildi. PKK YÖNTEM DEĞİŞTİRDİ - Türkiye içinde çok sayıda IŞİD hücresi olduğu yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtiliyor. IŞİD'in Türkiye içindeki netvvork'ü tamamen çökertilse bile buradan bazı isimlerin yurtdışına kaçtığı, bunların yakalanmaya çalışıldığı ifade ediliyor. Ancak bu kişilerin ailesi ile bile irtibat kurmadığı, telefon kullanmadığı, adresinin olmadığına da dikkat çekiliyor. - IŞİD'teki saldırı sistemi merkezi. Bütün intihar saldırıları tek bir yerden, tek bir kişi üzerinden yönetiliyor. Ancak saldırıyı önceden gizlenen bir intihar timi yapıyor. - PKK'nın da yöntem değiştirdiği belirtiliyor. Kızılay'daki saldırıda PKK'nın kullandığı canlı bomba Seher Demir'in Türkiye dışından geldiği, örgütle bağlantı kurmadan, uyuşturucudan sabıkalı bir isimle bağlantı kurduğuna işaret ediliyor.  Canlı bombanın klasik PKK kaynaklarını kullansa yakalanacağını bildiği için ayrı bir sistemde hareket ettiği belirtiliyor. Emniyet ve istihbaratın artık tamamen bu yeni sistem üzerinde çalıştığı vurgulanıyor.
İstihbarat yeniden yapılanıyor - Emniyet ve istihbarat, "yeni bir tehdit türü" olarak değerlendirilen bu eylemlere karşı takip ve izleme yöntemini bütünüyle değiştirdi.
"Konvansiyonel bir tehdit değil. Geliştireceğin tedbirin sonuç alması zaman işi" değerlendirmesi yapılıyor. Bu çerçevede hem PKK hem IŞİD için ayrı yapılanmaya gidildi. Bütün çalışma tarzı değiştirildi; analiz, teknik takip ve izleme artık farklı bir konsepte gerçekleşiyor. Bu sayede hem IŞİD'in bağlantılarının çözülebildiğine hem de PKK'nın saldırılarında şehit sayısının düştüğünü belirtiyor. Asker ve polisin artık PKK'nın pusu atması sonucu şehit düşmediğine, şehitlerin çatışmalarda verildiğine dikkat çekiliyor. GAZİANTEP GRUBU  - Suruç'ta Kobani'ye giden 34 gencin ölümü ile sonuçlanan saldırı, Adıyaman'daki Dokumacılar grubu tarafından gerçekleştirilmişti. Bu eylemi yapan kişinin ağabeyi ise Ankara Garı'ndaki canlı bomba saldırısını yapan iki canlı bombadan biriydi. Ancak bu eylemi IŞİD'in Gaziantep grubu yaptı. Dokumacılar grubunun büyük bölümü yakalandı. Tel Abyad'da PKK'ya karşı savaşan bu grubun bir bölümü canlı bomba olarak seçildi. Bunların da büyük bir bölümü ele geçirildi. Ancak bu yakalamalardan sonra henüz ele geçirilemeyen ve bu gruplardan olan kimse artık ailesi ile bile görüşmüyor. Beyoğlu'ndaki son olayda eylemi yapan canlı bomba Mehmet Öztürk'ün Gaziantepli olmasına rağmen Dokumacılar grubu ile ilişkili olabileceği üzerinde duruluyor. Yakın zamanda Suriye sınırından geçmediği, eylem öncesinde Türkiye içinde bulunma ihtimalinin daha yüksek olduğu belirtiliyor. Bağlantılı olduğu bazı isimlerle ilgili arama çalışmaları sürüyor.

15 Mart 2016 Salı

Ankara'da son beş ayda üç saldırı!

Ankara son beş ayda üçüncü kez bombalı saldırıyla sarsıldı. Geçtiğimiz yıl 10 Ekim'de Ankara Garı'ndaki patlayla başlayan saldırıların bilançosu ise çok ağır! Türkiye'nin yüreği bir kez daha sarsıldı. Ankara'da akşam saatlerinde meydana gelen saldırıda ilk belirlemelere göre 34 kişi ölürken 125 kişi de yaralandı. Saat 18.45'te meydana gelen saldırı Ankara'nın en işlek bölgesi olan Kızılay'da meydana geldi. Güvenpark ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında meydana gelen patlamada onlarca araç kullanılamaz hale geldi.  Geçen yıl 10 Ekim ’de Ankara Garı ’nı hedef alan saldırıdan sonra, bu yıl 17 Şubat ’ta Merasim Sokak ’taki servis araçlarına saldırı düzenlenmişti. Bu akşamki patlama da Merasim Sokak ’a yürüme mesafesindeki Güvenpark yakınlarında yaşandı. Ankara'daki terör saldırısına sosyal medyada da büyük tepki var. Saldırının hemen sonrası Twitter'da oluşturan tagların 6 tanesi trend listesine girerken kullanıcılar, oluşturulan ortak mesajları paylaşarak teröre lanetledi. Öte yandan sosyal medyadan örgütlenen bir grup vatandaş Eskişehir ve İstanbul'daki saldırıları kınadı. 

Bakan Ala'dan flaş Ankara açıklaması

İçişleri Bakanı Efkan Ala, Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili ciddi bulgular elde edildiğini, saldırının faillerinin ise soruşturma tamamlandıktan sonra kamuoyu ile paylaşıyacağını söyledi. Ala, saldırının bombalı araçla gerçekleştirildiğini açıkladı. Bu arada saldırıda 34 kişinin yaşamını yitirdiğini, tedavi gören 125 kişiden 19'unun ise durumunun ağır olduğu belirtildi. Başbakanlık'taki güvenlik zirvesi sonrası İçişleri Bakanı Efkan Ala, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ birlikte açıklama yaptı. Bakan Ala saldırının intihar saldırısı olduğunu ve  saldırıyla ilgili ciddi emarelere ulaşıldığını açıkladı. İşte Ala'nın o açıklamaları: "Akşam saatlerinde Ankara'da Kızılay'da otobüs durağında bekleyen sivil vatandaşlarımıza, seyir halinde patlayıcı yüklü bir araçla terörist saldırı düzenlenmiştir. Bu terörist saldırıyı milletçe lanetliyoruz ve bunu yapanların hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaklarını teyiden tekrar söylüyoruz. Bu tür saldırılar milletimizin kararlılığını ortadan kaldıramayacaktır. Bu saldırıyla ilgili ciddi bulgular elde edilmiştir ama kesin olarak yapan örgüt sonuçla tamamen elde edilip, soruşturma tamamlanınca açıklanacaktır. Sanıyorum yarın bu araştırmalar neticelenir ve kesin kanaate varıldıktan sonra açıklanır. Elbette biz bu terörist saldırılarla şu anda yürüttüğümüz milletin huzuru için demokrasimizin bekası için yaptığımız terörle mücadele sekteye uğramayacaktır. Kararlılıkla yürütülecektir ve Türkiye bu sorunun da üzerinden gelecektir. Güvenlik zirvesi sonrası açıklama yapan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ise hastanede 125 kişinin tedavisinin sürdüğünü bunlardan 19'unun durumunun ağır olduğunu söyledi. Bakan Müezzinoğlu, saldırıda 34 kişinin öldüğünü bunlardan ikisinin eylemci olabileceğini açıkladı.

Terör Türkiye'yi dize getiremeyecek

Bahçeli, açıklamasında "Türkiye'nin milli güvenliği kırmızı alarm vermektedir. Çünkü aziz milletimiz açıkça saldırı altında, kesif ve kategorik bir husumet çemberindedir. Şunu bir defa herkes bilmelidir ki, hiçbir terör saldırısı Türkiye'yi dize getiremeyecek, teslim alamayacaktır" ifdalerini kullandı.  Bahçeli, "Türk milleti yeni bir felaket ve vahşetle karşı karşıyadır. Türkiye düşmanları her türlü güvenlik tedbirini aşarak Ankara Kızılay'a taşıdıkları bombaları alçakça patlatarak onlarca masum cana kıymışlar, çok sayıda kardeşimizin de yaralanmasına neden olmuşlardır. Üzüntümüz çok derin, öfkemiz çok kabarıktır. Bombalı saldırıda hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diliyor; milletimizin başısağolsun diyorum" dedi. "HÜKÜMET BU KONUDA HİÇBİR ZAAF VE İHMALE İZİN VERMEMELİDİR" Bahçeli, "Korku ve kaygımız vefat ve yaralı sayısının daha da artma ihtimalinin bulunuyor olmasıdır. Elbette Kızılay'daki hain saldırının detaylarına ulaşılacak; asıl faillerin, kirli niyetlerin ve emri veren mihrakların kimliğiyle beraber bu barbarlığın iç yüzü aydınlatılacaktır. Bu sürecin uzamaması en samimi temennimizdir. Hükümet bu konuda hiçbir zaaf ve ihmale izin vermemelidir. Türkiye'nin milli güvenliği kırmızı alarm vermektedir. Çünkü aziz milletimiz açıkça saldırı altında, kesif ve kategorik bir husumet çemberindedir" dedi. "TÜRK MİLLETİ ZALİMLERİN PLANLARINA KARŞI YEK VÜCUTTUR" Bahçeli, "17 Şubat'ta Merasim Sokak'taki terör saldırısından yaklaşık üç hafta sonra yeni bir saldırının daha vuku bulması iyi okunmalı, arkasındaki emel ve hedefler derinlemesine analiz edilmelidir. Şunu bir defa herkes bilmelidir ki, hiçbir terör saldırısı Türkiye'yi dize getiremeyecek, teslim alamayacaktır. Bahar ayıyla birlikte Türkiye'nin baştan ayağa Bayanşacağını iddia eden hıyanet yuvaları rezil olmakla kalmayacaklar, bunun hesabını da vereceklerdir. Türk milleti zalimlerin planlarına, fitnecilerin hesaplarına ve ölüm tacirlerinin projelerine karşı yekvücuttur. Acımız ne kadar büyük olsa da bu karanlık günleri aşabilmek için, milli birlik ve huzurumuzun daha fazla provokasyonlara kurban verilmemesini sağlamakla sorumlu olduğumuz da gözlerden uzak tutulmamalıdır. Ankara Kızılay'da milletimizi tümden sarsan ve kedere boğan bombalı saldırıyı lanetliyor, Türkiye Cumhuriyeti'nin cinayet şebekeleri, terör ve silah baronları, bölgesel ve küresel vahşet projeleri kanalıyla yıkılamayacağını gür ve güçlü bir iradeyle tekrarlamak istiyorum" dedi.

Kılıçdaroğlu: Terörü 'ama'sız lanetliyorum

Ankara'da saldırıyla ilgili olarak Meclis'teki siyasi partiler kınama mesajları yayınladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, saldırının "ama” ve "fakat” demeden lanetlenmesi gereken bir terör öylemi olduğunu söyledi Ankara'daki saldırıya ilişkin Meclis'teki siyasi partilerden kınama mesajları geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olaya ilişkin yazılı bir değerlendirmede bulundu. Kılıçdaroğlu, yazılı mesajında şunları dile getirdi: "Türkiye'nin başkentinde, yurttaşlarımıza yönelik düzenlenen bombalı saldırı, ‘ama' ve ‘fakat' demeden lanetlenmesi gereken bir terör eylemidir. Bu menfur terör eylemini gerçekleştirenler ile saldırının arkasındaki güçler, toplumsal barış ve huzurumuzu bir kez daha hedef almıştır. Ancak köklü dayanışma, birlik ve beraberlik duygularına sahip milletimizin, ulaşılmak istenen hedefin önünde kararlılıkla duracağına inancım tamdır. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı sıfatıyla, terörle mücadele konusunda her türlü siyasi sorumluluğu üstlenmeye hazır olduğumuzu kamuoyu huzurunda bir kez daha teyit ediyor, saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Terör şehitlerimizin ailelerine, sevenlerine ve tüm milletimize başsağlığı dileklerimi iletiyorum.”

Ankara patlamasında 9 numaralı cesedin sırrı!

ANKARA KIZILAY ’daki canlı bomba saldırısının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak özel bir soruşturma grubu oluşturdu.

19 savcı önceki gece ilk olarak görev bölümü yaptı. Bir kısmı Ankara Emniyeti ’ne giderek uzman polislerle illerde yapılacak operasyonları koordine ederken, ikinci grup da patlama bölgesindeki araştırmalara katıldı. Adli Tıp ’taki otopsi işlemleri 4 savcının nezaretinde yapıldı.

Olay yerinde görev yapan savcılardan biri “Patlamadan hemen sonra olay yerine ulaştım. Yaptığım ilk incelemede kimliğini Ayşe Bilgioğlu diye tespit ettiğimiz bir yaşlı kadının elinde 65 yaş kartı hâlâ duruyordu. Ellerinde simit olan, ekmek poşeti olan vatandaşlar vardı” diye gözlemlerini paylaştı.

Otopsi için Adli Tıp ’a getirilen tüm cesetlere önceki gece numara verildi. Savcılık yetkilileri, 9 numaralı erkek cesedinin yakınlarının çıkmadığını belirtti.

Savılık, bu kişinin ikinci saldırgan olabileceğini değerlendiriyor.  

Ankara'daki saldırıya 11 gözaltı var!

ANKARA'daki terör saldırısı sonrası Şanlıurfa ve Tekirdağ'da 11 kişi gözaltına alındı. Eylemde kullanılan otomobili satışına aracılık ettiği belirlenen 4 kişi Ankara'ya getirilirken, eylemi gerçekleştiren canlı bombanın Tekirdağ'daki ailesi de gözaltına alınarak emniyete götürüldü. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'daki hain terör saldırısıyla ilgili olarak 11 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.  Saldırıyı gerçekleştirdiği belirlenen kadın canlı bombanın kimliğinin belirlenmesinin ardından polis plakası belirlenen otomobilin peşine düştü. Aracın Viranşehir'de ismi açıklanmayan yaşlı çift tarafından Cumhuriyet Caddesi'ndeki galeriye satıldığını belirleyen polis, düzenlenen operasyonda M.A.D, N.B, İ.D. ve A.D'yi gözaltına aldı. Emniyet Müdürlüğündeki işlemleri tamamlanan 4 şüpheli, Ankara'ya götürüldü. Bu arada zanlıların ifadeleri doğrultusunda aranan 3 kişinin yakalanması için çalışma başlatıldığı öğrenildi. Öte yandan Ankara'daki terör saldırısını gerçekleştirdiği belirlenen canlı bombanın Tekirdağ'da yaşayan ailesi de gözaltına alınarak emniyete götürüldü.

Askerden Kandil'e bombalı mesaj!

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Kandil'deki bazı hedeflerin vurulduğunu açıklamasının ardından sosyal medyada paylaşılan bir fotoğraf, kısa sürede binlerce kullanıcı tarafından paylaşıldı.  Ankara'da dün yaşanan ve 37 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırının ardından Türk Hava Kuvvetleri sınır ötesi operasyon gerçekleştirdi. Başbakan Davutoğlu, Kandil ’de tespit edilen hedefler vurulduğunu açıkladı. Sosyal medyada paylaşılan fotoğrafta, F-16 ’lara yüklenen bombaların üzerinde bölücü terör örgütü PKK ’ya "Kınamıyoruz, vuruyoruz", "Ankara şehitlerimiz adına" mesajları vardı. Türk Hava Kuvvetleri 03.20 ile 05.30 saatleri arasında Irak ’ın kuzeyindeki bölücü terör örgütüne nokta atış operasyonu gerçekleştirdi. İnsansız Hava Araçları ile tespit edilen hedefler, 9 adet F-16 ve 2 adet F-4E 2020 tipi savaş uçağı tarafından vuruldu. Operasyon sonrasında yapılan açıklamada, tespit edilen hedefler tam isabetle imha edildiği bilgisi verildi.

Erdoğan'dan kritik atamaya jet onay!

Van Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan ’ınAnkara Emniyet Müdürlüğü ’ne atanmasına ilişkin kararnamenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylandığı öğrenildi. Ankara, 17 Şubat ’ta Merasim sokaktaki terör saldırısının ardından Pazar günü de, Kızılay ’daki bombalı terör saldırısı ile sarsıldı. 
 
Elde edilen bilgilere göre, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaşanan gelişmeler dikkat çekti.
 
Ankara Emniyet Müdürlüğü ’ne Van Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan ’ın atandığı öğrenildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ’ın da atama kararnamesini onayladığı belirtildi. Atama, Resmi gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe girecek.
 
Van Emniyet Müdürlüğü ’ne ise İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Suat Ekici'nin getirildiği öğrenildi.

Ankara eylemine müdahale! Taksim Bayanştı!

Taksim Meydanı'nda, Ankara'daki bombalı saldırıda hayatını kaybedenleri anmak için karanfil bırakarak oturma eylemi yapan gruba polis kalkanlarla iterek müdahale etti. Yaşanan arbedenin ardından grup dağıtıldı. Taksim Meydanı'nda saat 18.00 sıralarında toplanan Halkevleri üyesi yaklaşık 50 kişilik grup, Ankara'daki bombalı saldırıda hayatını kaybedenleri anmak için yere karanfil bırakarak oturma eylemi yaptı. Bu sırada, grubu çevreleyen Çevik Kuvvet ekibi ve sivil polislerden oluşan güvenlik güçleri eylemcilere müdahale etti. Yerlerinden kaldırılan eylemciler, kalkanlarla itilerek meydandan uzaklaştırıldı. Bu sırada eylemciler ile polis arasında arbede yaşandı. Müdahalenin ardından, grup Sıraselviler Caddesi üzerinden yürüyerek ayrıldı.

Kilis'ten Türkiye’ye sızmaya çalıştılar!

Ankara patlamasının ikinci gününde 2 PYD'li terörist Kilis'te Türkiye'ye sızmaya çalışırken yakalandı. Genelkurmay Başkanlığı ’ndan yapılan açıklamada, "13 Mart 2016 tarihinde Kemal Yanık Hudut Karakolu (Kilis) sorumluluk bölgesinde PKK/PYD terör örgütü mensubu oldukları değerlendirilen iki şahıs Suriye ’den Türkiye ’ye yasa dışı yollarla girmeye çalışırken yakalanmıştır" denildi. Yakalanan iki kadın teröristin üzerinde ele geçirilen üç kimlik, üç geçici koruma kimlik belgesi, 35 bin 300 Suriye parası, 375 Türk Lirası, bir cep telefonu ve bir tabletin İlçe Jandarma Komutanlığı ’na teslim edildiği bildirildi. (İHA)

Ankara patlaması 4 yaşındaki kızını kucağına alıp...

Ankara'daki terör saldırısında, annesiyle eve gitmek için otobüs durağında bekleyen 4 yaşındaki Nisanur Alımcı da yaralandı. Saldırıda hafif yaralanan Nisanur Alımcı, olaydan hemen sonra Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Anne Alımcı olay anına ilişkin, "Kızımla durakta oturuyorduk, patlama oldu. Kıyamet koptu zannettim. Her tarafımıza camlar, parçalar geldi. Kızımı kucağıma aldım, sürekli koştum" dedi.  Sabah saatlerinde yaralıların durumu hakkında bilgi almak için hastaneye gelen Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Nisanur'u da ziyaret etti.  Nisanur'un annesi Yıldız Alımcı, olay anını anlattı. KIYAMET KOPTU ZANNETTİM  Otobüs durağında beklediklerini dile getiren Alımcı, "Kızımla durakta oturuyorduk, patlama oldu. Kıyamet koptu zannettim. Her tarafımıza camlar, parçalar geldi. Kızımı kucağıma aldım, sürekli koştum" dedi. Çankaya ilçesine bağlı Dikmen semtinde oturan annesini ziyaret ettiğini, Keçiören'deki evlerine gitmek için otobüs beklediklerini belirten Alımcı, bu sırada yanında 7 aylık hamile kız kardeşinin de olduğunu söyledi. Saldırı anındaki karmaşada, oğluyla olay yerinden uzaklaşmaya çalışan kızkardeşiyle birbirlerini kaybettiklerini anlatan Alımcı, daha sonra kardeşi ile oğlunun başka bir hastaneye kaldırıldığını ve durumlarının iyi olduğunu öğrendiklerini kaydetti. Alımcı, "Çok şükür iyiyiz hepimiz. Ama çok korkunç bir olay. O anı unutamıyorum. Allah, oradaki herkese yardım etsin" ifadelerini kullandı.

Ankara patlamasında ölen Destine Peri Parlak'tan geriye kalan...

ANKARA Kızılay'da otobüs durağına bomba yüklü araçla yapılan intihar saldırısında 37 kişi hayatını kaybetti, 15'i ağır ağır 71 kişi de yaralandı. Saldırıda olay yerinde olanlardan birisi ise Destina Peri Parlak adındaki genç kızdı. DURAKTA OTOBÜS BEKLİYORDU Dakikalar önce bir arkadaşı tarafından sosyal medyada görüntüleri paylaşılan Destina Peri Parlak'ın, kanlı saldırı sırasında durakta otobüs beklediği anlaşıldı.
FOTOĞRAFI SOSYAL MEDYADA PAYLAŞILDI Saldırıdan sonra genç kızın olay yerinde yerde yattığını gösterdiği iddia edilen bir fotoğraf sosyal medyadan paylaşıldı. Sosyal medyada herkes Destina Peri Parlak'tan bir haber almaya çalışarak dualar etti. GECE YARISI KESİNLEŞTİ Destina'nın yaşadığına dair bir iz arayan herkes seferber oldu. Ancak acı haber gece 00:30'da geldi. Destina Peri Parlak'ın saldırıda öldüğü kesinleşti. Destina'nın arkadaşları ve yakınları sinir krizi geçirirken, sosyal medya da 16 yaşındaki bir kızın ölümüyle yasa büründü. İşte sosyal medyada paylaşılan o kare;

Ankara patlaması CHP'yi sarsan ölüm haberi

Ankara'da CHP Altındağ İlçe Başkanlığı ’nın Ulucanlar ’da düzenlediği Danışma Kurulu Toplantısı ’na katılan Yurtsever, toplantının ardından evine gitmek için Güvenpark yanındaki otobüs durağındaydı.

Yurtsever, otobüs beklerken hain saldırının kurbanı oldu. İki dönem Ankara Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği yapan Mehmet Yurtsever, CHP eski Keçiören Belediye Başkanı Hamza Kırmızı döneminde de Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmuştu.

Yurtsever, 2007 genel seçimlerinde de CHP ’den Ankara Milletvekili adayı olmuştu. Mehmet Yurtsever için bugün CHP Keçiören İlçe Başkanlığı ’nda bir tören düzenleneceği, törenin ardından cenazesinin ikindi namazında Karşıyaka Mezarlığı ’nda defnedileceği öğrenildi.

Ankara saldırısına en sert tepki o bakandan!

Siyasetçiler, Ankara'daki terör saldırısına ilişkin tepkilerini sosyal paylaşım sitesi Twitter hesaplarından paylaştı. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan Elvan, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal ile Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sosyal medya hesapları üzerinden Ankara'daki terör saldırısını kınadı. Başbakan Yardımcısı Akdoğan, "Canlarımıza kasteden, masum sivilleri katleden alçaklar bunun bedelini ağır ödeyecekler. Allah hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet etsin" ifadesine yer verdi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şu mesajı verdi: "Terörün,terör örgütlerinin ve teröristlerin rengi, dili, vatanı, dini, mezhebi, ideolojisi, hedefi ne olursa olsun teröre karşı birlik olmalıyız. Ama, ancak, fakat ve lakin demeden hep birlikte teröre, terör örgütlerine, teröristlere, terör eylemlerine, kan ve şiddete hayır demeliyiz. Terör saldırılarını yapanlar, yaptıranlar ile hükümet zarar görebilir diye terör saldırılarına sevinenler, insanlığın yüz karası alçaklardır. Gelin, siyasi, fikri, dini ve diğer bütün farklılıklarımızı bir tarafa bırakıp, terör karşısında yek vücut olalım. Vakit, birlik-dirlik vaktidir. Gelin, insanımızı birbirine düşürmek isteyen kirli projelere, birbirimize daha çok sevgi ve saygıyla sahip çıkarak 'hayır' diyelim." Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ramazanoğlu, Kızılay'da gerçekleştirilen alçak terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yaralılara şifalar diledi. Ramazanoğlu, "Bu saldırı, milletimizin birliğine yapılmış bir saldırıdır. Vatandaşlarımıza sağduyu çağrısı yapıyor, kenetlenmeye çağırıyorum. Başımız sağolsun" ifadesini kullandı. Ankara'daki alçak saldırıyı lanetleyen Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi. Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, "Milletimizin başı sağolsun. Terör ve destekçilerine lanet olsun. Biz birlik ve beraberliğimizle bunların üstesinden geleceğiz" ifadesini kullandı. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Milletimizin başı sağolsun. Sabır, metanet diliyorum. Milletçe birlik ve beraberlik içinde bunların da üstesinden geleceğiz" açıklamasında bulundu. Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan Elvan; "Alçakça, kalleşçe, şerefsizce. Hainler yine masumları hedef aldı. Ankara'daki hain saldırıyı gerçekleştirenler ve bu saldırının arkasında olanlar mutlaka ortaya çıBayanlacak. Gözü dönmüş caniler, milletimizi ve devletimizi hedef alanlar bunun karşılığını görecektir. Şimdi omuz omuza vererek, birlik ve beraberliğimizden ödün vermeden bu hainlere karşı dimdik durma vaktidir. Biz birlikteliğimizden ödün vermediğimiz sürece terör örgütleri hep kaybetmeye mahkum olacaktır. Unutulmamalıdır ki bu saldırılar bizim terörle mücadele azmimizden de hiçbir şey eksiltmeyecektir. Saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum."

Abdullah Gül'den flaş Ankara patlaması açıklaması

11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 37 kişinin yaşamını yitirdiği saldırı sonrası sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan açıklama yaptı. Gül yaptığı açıklamada "Ankara'daki hain terör saldırısını lanetliyorum. Aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyorum. Görüşü ve düşüncesi ne olursa olsun, herkesi teröre karşı tavizsiz bir şekilde birarada durmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı.

O otobüs şoförü dehşeti saniye saniye anlattı!

ANKARA Kızılay'daki terör saldırısında hurdaya dönen yolcu otobüsünün şoförü Necati Yılmaz, yaralarına aldırmadan önünde bulunan halk otobüsündeki vatandaşların çıBayanlmasına yardım etti.

Ufuk Üniversitesi Dr. Rıdvan Ege Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesinde tedavi altında olan Yılmaz, yüzünde, el ve bacaklarında yanıklar bulunduğunu, genel durumunun ise iyi olduğunu söyledi.  
'PATLAMA HAREKET HALİNDEYKEN OLDU'

Kullandığı Esertepe-Kızılay-Bakanlıklar seferini yapan 284 numaralı otobüste 10'un üzerinde yolcu bulunduğunu anlatan Yılmaz, şunları kaydetti: "Saat 18.40'ta Zafer Çarşısı karşısındaki duraktan yolcu aldım. Kızılay'daki trafik lambası yeşil yanıyordu. Sönmesine 50 saniye vardı. Ben orta şeritten seyrediyordum. Yaklaşık 30 kilometre süratim vardı. Sol şerit boştu. Sağ şeritte bir taksi ile halk otobüsü vardı. Işıkları geçtikten 50 metre sonra kendimizi bir alev topunun içerisinde bulduk."


'PARÇALANAN CAMDAN DIŞARI FIRLADIM'

Büyük bir patlama meydana geldiğini söyleyen Yılmaz, "Otobüs sol şeride doğru savruldu. Patlama sağ tarafta orta kapıya yakın yerde, otobüs hareket halindeyken meydana geldi. Patlamanın etkisiyle otobüsün havaya fırladığını hissettim" ifadelerini kullandı. Otobüsün parçalanan camından dışarı fırladığını anlatan Yılmaz, bir süre yerde yattıktan sonra kalkarak önünde bulunan halk otobüsüne yöneldiğini aktardı.  Halk otobüsünde bulunanların dışarı çıkmaya çalıştığını dile getiren Yılmaz, "Dışarı ilk çıktığımda bilincim yerindeydi. Bir yandan kanamam devam ederken bir yandan da dolaşıyordum. Can havliyle dışarı çıkmak isteyen vatandaşlara yardımcı olmak istedim. Otobüse yöneldim. Birkaçının çıBayanlmasına yardımcı oldum" sözleriyle o anı anlattı. Tedavisinin bugün tamamlanarak taburcu edileceğini bildiren Yılmaz, en kısa zamanda görevine dönmek istediğini belirtti.

Dünyanın en saf insanıydı

Başkentteki canlı bomba saldırısında hayatını kaybedenlerden biri de, babasını anne karnındayken kaybeden 16 yaşındaki Destina Peri Parlak'tı. Arkadaşı onu "Dünyanın en saf insanıydı. Adı gibi periydi" sözleriyle anlattı. Başkentteki saldırıda, annesi hamileyken yaşamını yitiren, babasını tanımadan büyüyen 16 yaşındaki Destina Peri Parlak da hayatını kaybetti. En büyük hayali iyi bir üniversiteye girmek olan 10. sınıf öğrencisi Destina Peri Parlak,'ın Ayrancı Anadolu Lisesindeki fizik öğretmeni Ali Çiper, olaydan sonra her yerde Peri'yi aradıklarını ancak uzun süre kendisinden haber alamadıklarını söyledi. Tek tek hastaneleri gezip yaralı listesine baktıklarını ancak gece yarısı adli tıptan aldıkları haberle yıkıldıklarını anlatan Çiper, yaşadıkları acıyı "Zor geçen saatler, gece yarısını vurduğunda bizim için daha da karardı. Peri'nin öldüğü haberini aldık" sözleriyle dile getirdi.  OĞLUMUN SINIF ARKADAŞIYDI Peri'nin babasının, annesi hamileyken hayatını kaybettiğini belirten Çiper, "Hayatta birbirlerinden başka kimseleri yoktu" dedi. Çiper, "Peri çok çalışkandı, başarılı bir öğrenciydi. Her şeyden önce çok kibardı. Herkes tarafından çok seviliyordu. Biz öğretmenleri de kimseleri olmadığını biliyor ve yakından ilgileniyorduk. Milletçe başımız sağ olsun. Oğlumun sınıf arkadaşıydı. Peri'nin yerinde oğlum da olabilirdi. Allah, annesine, arkadaşlarına ve sevenlerine sabır versin" diye konuştu. BİR SÜRÜ HAYALİ VARDI Peri'nin Mektep arkadaşı Erdem Çiper de "O, dünyanın en saf insanıydı. Adı gibi periydi. Çok başarılıydı ve bir sürü hayali vardı. Çok ama çok üzgünüm" ifadelerini kullandı.

Ankara patlaması! Yaralı öyle bir yerde bulundu ki

Ankara'daki terör saldırısında yaralanan ve Adalet Bakanlığı ek hizmet binası önünde baygınlık geçiren ODTÜ'lü öğrenci Hasan G, sabah mesaiye gelen bakanlık personeli tarafından fark edilerek hastaneye kaldırıldı. Patlama sonrasında, Kızılay'da bulunan Adalet Bakanlığı ek binası bahçesine kadar yaralı halde giden 22 yaşındaki ODTÜ 3'üncü sınıf öğrencisi Hasan G., burada baygınlık geçirdi.  SABAH MESAİYE GELENLER BULDU Olay yerinden uzaklaştığı için gece saatlerinde fark edilemeyen Hasan G, bakanlık bahçesinde baygın halde sabahladı. Bu sabah mesaiye gelen Bakanlık çalışanları, Hasan G.'yi fark ederek 112 Acil Servis'e haber verdi. Bakanlık personelinden bir kişinin refakatinde Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirilerek tedavi altına alınan Hasan G.'nin ameliyat edileceği öğrenildi. YAŞADIĞINA İNANAMIYOR Bakanlık görevlisi, Hasan G.'yi buldukları anı şöyle anlattı: "Adalet Bakanlığı ek binası bahçesinde sabah iş başlangıcında bulduk. Gece zaten karanlık olduğu için güvenlikçiler de fark edememişler. Ambulansa haber verdik, ben de refakat ettim. Şu an durumu iyi. Kendisi bile yaşadığına inanamıyor." Saldırıda hayatını kaybeden Ozancan, gar patlamasında arkadaşını yitirmişti PATLAMANIN SESİ KORKUNÇTU Patlamada yaralanan ve Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alınan bir başka yaralı Özkan Özbey, taburcu olduktan sonra AA muhabirine açıklamalarda bulundu. Patlama anında olay yerinden geçtiğini kaydeden Özbey, "Patlamanın sesi, insanların sesi korkunçtu. Çok kötüydü her şey. Terör, insanları öldürmek, insanlığa aykırı bir olay, bir suç, bu olayı ve yapanları lanetliyorum" ifadelerini kullandı.

Ankara patlamasında annesinin karnında öldü!

ANKARA patlamasında doğacak olan bebeğine alışverişe çıkan Songül Bektaş ağır yaralandı, karnındaki 6,5 aylık bebeğini kaybetti.

Songül Bektaş'ın hayati tehlikesinin devam ettiği ve yoğun bakımda olduğu öğrenildi. Polis memuru eşiyle birlikte 2,5 ay sonra doğacak olan bebekleri için alışverişe çıkan 42 yaşındaki Songül Bektaş, Güvenpark'ta bulunan banklara soluklanmak için oturdu.   Bombalı saldırının etkisiyle Songül Bektaş, savrularak yere yığıldı. Songül Bektaş'ın üzerine siper olan eşi patlamayı hafif yaralı olarak atlattı.Ambulansla Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine  kaldırılan Songül Bektaş'ın 2 kere kalbi durmasına rağmen hayata tutundu. Songül Bektaş, karnındaki  6,5 aylık bebeğini kaybetti. Songül Bektaş'ın hayati tehlikesinin devam ettiği ve yoğun bakımda olduğu öğrenildi.